HAS Parti Genel Başkanı Numan Kurtulmuş Karabük'te

Numan Kurtulmuş, Karabük'te gazetecilere yaptığı açıklamada, 28 Şubat gözaltıları ve Suriye konusundaki gelişmeleri değerlendirdi. Numan Kurtulmuş, siyasilerin 28 Şubat'ın aydınlatılması için 28 Şubat'ın anlaşılmasına katkıda bulunmaları gerektiğini belirterek “16 Ocak 2012 de biz HAS Parti olarak 28 Şubatçıların yargılanması için bir başvuru yaptık” dedi.
28 Şubat'ın, 27 Mayıs ve 12 Eylül'den daha etkili ve derin bir ihtilal olduğunu vurgulayan Kurtulmuş, şöyle konuştu: “28 Şubat sadece Türkiye’nin siyasetine müdahale değildir, 28 Şubat aynı zamanda Türkiye'nin sosyolojisine yapılmış bir müdahaledir. 28 Şubat çok boyutlu bir ihtilaldir. Ekonomik boyutu, medya ayağı, iş ve siyaset dünyası, TSK ile ilgili ayağı vardır. Ama en az bunlar kadar etkili olan 28 Şubat’ı yaptıranların arasında dış güçler vardır. Özellikle Amerika ve İsrail’in 28 Şubat’ın arkasında bir takım bağlantılarının olduğu biliniyor ya da tahmin ediliyor. Dolayısıyla 28 Şubat’ın bütün bu gerçekleri ortaya çıkarılması gerekiyor. Sadece birkaç tane tutuklama yapmak ve sadece birkaç kişinin üzerine gitmek değil 28 Şubat’a destek olan ve 28 Şubatçıları alkışlayan kimler varsa bunların da bu yaptıkları ortaya çıkarılması lazım. On binlerce insanımız bu olaydan birebir etkilendi. Türkiye’de siyasi partiler kapatıldı, hükümetler düşürüldü. Binlerce üniversite öğrencisi üniversiteden atıldı, binlerce devlet memuru görevlerinden atıldı, köşedeki kebapçılar bile fişlendi. İnsanların neredeyse arkasında istihbarat elemanlarının dolaştığı bir Türkiye oldu. Dolayısıyla bu dönemin aydınlatılması, niçin yapıldığı, kimler yaptı, araksındaki güçler nelerdir ve bu işi yapanların mahkeme önüne çıkarılıp gerçekten hesap verilmesi lazım. Yapanın yanına kar kalmaması lazım”
Türkiye’nin ihtilallere, olağanüstü hallere zemin hazırlayan 12 Eylül’den kurtulması gerektiğini de ifade eden Numan Kurtulmuş, sözlerini şöyle sürdürdü: “12 Eylül anayasası, siyasi partiler yasası, meclis iç tüzük yani 12 Eylül’ün getirdiği bu antidemokratik yapının ortadan kaldırılması lazım ki, bir daha hiç kimce 28 Şubat ihtilali yapmayı aklının ucundan geçirmesin, milletin kafasına indirmek için balyoz hazırlamayı ya da andınçlar hazırlamayı aklının ucundan geçirmesin. Evet bu olumlu ve fevkalade önemli bir gelişmedir. Türkiye’nin geçmişini temizleyerek güvenle geçmişine yaslanması için bir adım olmasını temenni ediyorum. Dün gözaltına alınan isimler değil, bu sürece yardımcı olan, emir veren insanların da mutlaka yaptığının karşılığını görmesi lazım. Eğer bir dönemde pis işler yapıldığını antidemokratik halk karşı bir şeyler yapıldığını biliyorsak ve bunlar bir tülü ortaya konuluyorsa o zaman o dönemde mağdur olmuş binlerce on binlerce insan var. Bu insanların mağdur edildikleri sürelerin mutlaka devletin bunu tazmin etmesi gerekmektedir”
SURİYE MESELESİ
HAS Parti Genel Başkanı Numan Kurtulmuş, bölgedeki iki önemli ülke İran ve Türkiye'nin ortak hareketiyle Suriye meselesinin çözülebileceğini söyledi.
Sorunun Suriye'nin iç meselesi olmaktan çıkıp uluslararası bir sorun haline geldiğine işaret eden Kurtulmuş, sözlerine şöyle devam etti: 'Aslında bölgede filler tepişiyor çimenler eziliyor. İşin özeti bu. Bunun önlenebilmesi için bu bölgenin iki büyük gücü olan Türkiye ve İran el ele vererek bir işbirliği halinde Suudi Arabistan, Ürdün, Katar gibi başka ülkelerin dışişleri bakanlarından oluşan bir barış komitesi kurulabilir. Maalesef Türkiye bu konuda hakem olması gerekirken, ne yazık ki taraf durumuna düştü. Bu bölgede esas büyük oyun bölgenin Sünnü ve Şii olarak iki cepheye ayrılması ve bölgenin iç güçlerin çatışmasının temin edilmesi. 7-8 yıldır bu plan uygulanmaya çalışılıyor. Türk ve İran hükümeti şimdiye kadar gerçekten basiretli davrandılar ve bu mezhep kavgasına girmediler. Bizim teklifimiz ve çaremiz Türkiye’nin bu meseleye fiilen müdahil olmamasıdır. Çünkü son derece hassas noktaya bu durum gelmiştir. Türkiye’nin son derece dikkatli olmasıdır. Annan girişimlerinin de Esad rejimine zaman kazandırmaktan başka bir anlam ifade etmediği açıktır. Bosna harbi sırasında da BM aynı taktiği uygulamıştı. Yıllardır Suriye ile aramız mayınlı arazilerle ayrıldı. Bu arazi bu ayrılış Suriye ile Türkiye’yi ayırmıyordu. Rusya ile Amerika’yı ayırıyordu. Bugünkü Suriye’nin iç kargaşası büyük güçlerin tepiştiği satranç tahtası haline dönmüştür. Türkiye, İran ve bölge ülkelerinin biran evvel buradaki dış güçleri bu sürecin dışına itmesi lazım.”
Numan Kurtulmuş daha sonra merkez Ulu Cami’de Cuma namazını kıldıktan sonra Karabük Üniversitesi tarafından düzenlenen “Küresel Medeniyet Krizi ve Çıkış Yolu” konulu konferansa gitti.