MHP Iğdır Eski Milletvekili Sinan Oğan´ın Bahçeşehir Üniversitesi´nde ´Türkiye´nin Gündemi´ konusunda konuşma yaptığı esnada kürsünün devrilmesi ve ardından yaşanan olayları değerlendirelim.
Herkesin bildiği üzere Sinan Oğan, Milliyetçi Hareket Partisi´nden Iğdır Milletvekili olmuş, halk tarafından sevilen, Türkiye Büyük Millet Meclisi´nde AK Parti vekilleri tarafından saldırıya uğrayan ve referandum sürecinde ‘Hayır´ için çalışmalar yapan bir kişi.
Nitekim bugün ki konferansta da referandum sürecinde ‘Hayır´konusundaki görüşlerini ifade ediyor. Ancak Oğan´ın açıklamasına binayen saldırı yapan kişinin Ülkücü olduğunu iddia ettiğinden yola çıkalım. Ülkücü bir kişi, hayat felsefesi gereği mensup olduğu partinin Iğdır gibi bir memleketten milletvekili olmuş Sinan Oğan´a saldırıyor. O karışıklıkta Oğan, salondakilere sakin olmaları çağrısında bulunuyor ve Oğan, açıklamasında Iğdır´da PKK´nın saldırısına uğradığını, mecliste AK Parti Milletvekilleri tarafından saldırıya maruz kaldığını ifade ediyor. Ardından çok üzgün olduğunu belirterek ‘Kandırılmış bir gencin kardeşimizin saldırısına uğradık´ diyor. Yani Oğan, saldırıyı yapan kişiyi de kucakladığı mesajını veriyor. Bu durumlara tahammül edileceğini belirtiyor.
Şimdi bu saldırıyı yaptıran açıklamalara göre ‘Evet´ grubu. Pekala yapılan haberleri okuyan, görüntüyü izleyen ‘Evet´ ‘Hayır´ konusunda kararsız olan vatandaş, bu saldırıyı mı destekler veya ‘Evet´ konusunda olumlu bir tavır mı sergiler yoksa MHP Genel Başkanlığı´na aday olduğunu açıkça beyan etmiş Sinan Oğan´ın salondakilere sakin olması uyarısı, yaptığı kucaklayıcı açıklaması mı vatandaşın ‘Hayır´ konusunda olumlu bir tavır almasını sağlar.
Daha öncelerde yazdığım yazımda ‘Evet´ ‘Hayır´ milliyetçi düşüncedeki insanların bölünmesi ve birbirine düşmesine neden olacağını belirtmiştim. Milliyetçi kesimdeki ‘Evet´ ‘Hayır´ düşünceleri fikriyattan, faaliyete geçtiğinde, bina çöker, kardeş kavgası başlar, mihenk taşı çatlar.
Tarihte kendini şucu bucu diye adlandırıp eylemler yapanların aslında çok daha farklı düşüncelere sahip olduğu da bilinmektedir. Şayet bu durum da böyleyse Türkiye´nin mihenk taşı olan Milliyetçi camia üzerinde bir oyun oynandığı da aşikar bir hal alacaktır.
Velhasıl referandum Milliyetçi camia için kıldan ince bir köprüdür ve çok dikkat edilmesi gereken bir süreçtir.
Merhum Lider Alparslan Türkeş´in ‘Bir fikre, bir ideolojiye, kendisinden daha üstün bir fikirle karşı çıkılır. Karşı fikir kaba kuvvetle ezilemez´ sözünün benimsenmesi Milliyetçi camia için daha şık olacaktır.
