Genç Kalemler


SOĞUK DUVARLAR


Sizin de gece çöktüğünde dolunaya sarılan paranoyalarınız oluyor mu merak ediyorum. İç savaşınızda sağ kalmayı başarabilen insanları, kafanızda kurduğunuz senaryoya ortak ediyor musunuz?

Bazen size de oluyor mu bilmiyorum ama hislerimi kağıda dökemez hale geliyorum. Sonrasında insanlar bana: 'Anlatsana hadi, neyin var?' diyorlar. Çünkü onlar bilmiyorlar sahipsiz camların kenarlarında, hiçbir kan ve yürek bağının olmadığı insanlardan medet umarken tutamadığın gözyaşlarını. Onlar hiçbir zaman hislerini yanaklarından akıtmadılar çünkü. En büyük sorunları babasının aldığı şekeri yere düşürmek oldu belki de bilmiyorum. Bildiğim tek bir şey: 'Kimsesiz Çocuklar Yurdu' olarak adlandırılan bu yere geldiğimden beri sorumluluklarımın çokça arttığı. Kafanı uzat da şuradaki soğuk duvarlara bir bak. O komik çizgi film karakterlerini nasıl da özenerek çizmişler oraya. Gerçek hayattan nasıl da uzaklaştırmaya çalışmışlar küçücük bedenlerimizi. Onlar bilmiyorlar çünkü her pazar gününü nasıl iple çektiğimizi. Bana sorarsanız ardı arkası kesilmeyen görüş günlerinde mutlu taklidi yapmak o kadar da zor değilmiş aslında. Ne olmuş sanki sabahlara kadar üzüntüden uyuyamadıysak? Her görüşe geldiğinde yan bakkaldan çikolata alarak yeterli görevi yaptığını düşünen annem mi? Affedeceğimi sanıyor kendini. Her gece sessiz attığım çığlıklarımı duymamasını görmezden geleceğimi sanıyor. Ben, küçükken aldığım oyuncak arabalarla annemi gezmeye götüreceğim günlerin hayalini kurardım. O ise sanki hiç ona ait olmamışçasına bırakıp gitmişti beni.

Bir hafta boyunca büyük bir özenle koruduğum gözyaşlarım annemin aldığı çikolatayla mesken tuttuğu yanaklarımdan akardı. Çikolata yiyen çocuk ağlar mı? Annem de sırf bu zavallı fikri yüzünden, o çikolatayı her aldığında kahkahalarla yedim sandı.

 

Berna KANDEMİR 11B

Safranbolu İMKB Güzel Sanatlar Lisesi